Efendim almış züğürtlük Kaşa beni göze beni Sürükler yıl cepte dörtlük Yaz bahar kış güze beni
Dedim: Züğürtlük çelebi Nedir ezdiğin sebebi Ben değilim yoğurt gibi Yağım çıkar öze beni
Ateş belli yakışından Günlük belli kokuşundan Müflüslüğün yokuşundan Kurtar çıkar düze beni
Dedi: Dinlemem ben çene Bakalım beş yüze bine Al da nişangahı dene Çeşmin süze süze beni
Değil şimdi sırayıla Padişahlık parayıla Sikke ile turayıla Muhtaç sanma söze beni
Seyrani ye şöyle böyle Ne suçu var ise söyle Şanına düşeni eyle Ayna etme yüze beni
SEYRANİ
|