TASARIM BY ERDİ-UGUR

   
  11-SOS-H
  ERZİNCAN LİSESİ FORUM
 
=> Daha kayıt olmadın mı?

ERZİNCAN LİSESİ FORUM - erzincan lisesinin tarihi

Burdasın:
ERZİNCAN LİSESİ FORUM => ERZİNCAN LİSESİ OKUL TANITIMI => erzincan lisesinin tarihi

<-Geri

 1 

Devam->


sami alan (Ziyaretçi)
09.10.2008 16:38 (UTC)[alıntı yap]
Sevgili Erzincan Liseliler,

Sevgili Dostlar…

Bu Web sayfasında daha önce yayınlanan iki mektupla sizlere ulaşmaya çalışmış, Erzincan Lisesi’nin kuruluşunun 60. Yılını kutlama programı hakkında ön bilgiler vermiştik.

Zaman su gibi akıp gidiyor, takvim yaprakları tükeniyor. Sizlere ilk seslendiğimizde, heyecanla beklediğimiz yıldönümüne bir yıldan fazla bir zaman vardı. Şimdi ise üç- dört ay gibi kısa bir zaman kaldı. İkinci mektubumuzda “ Erzincan Lisesi 60 Yaşında” adıyla yaptığımız bir çalışma için siz değerli hemşerilerimizden, özellikle de Erzincan Lisesi mezunlarından bazı ricalarda bulunmuştuk. Pek çok mezun hemşerimiz fotoğraf albümlerinden seçtikleri fotoğrafları gönderdiler. Fotoğraf dosyamızda üç yüzü aşkın fotoğraf birikti. “Erzincan Lisesi 60 yaşında” adlı çalışmamıza koyacağımız fotoğraflar arasından seçme yaparken zorlanıyoruz ama bütün dönemleri yansıtmaya çalışıyoruz.

Erzincan Lisesi’nden mezun olup ta, akademik kariyer yaparak “Profesör” unvanını alan mezunlar listemize yeni isimler eklendi. Şair, yazar, araştırmacı, gazeteci, yayıncı, ressam v.b. meslek ve sanat dallarıyla uğraşan mezunlar listemize yeni isimler pek ekleyemedik. Sözünü ettiğimiz bu uğraşı alanlarında çalışan Erzincan Lisesi mezunu hemşerilerimizin bizlerle temasa geçmesini bekliyoruz. Bu alanda bilgi akışını sağlayabilirsek kitabımızı eksiksiz hazırlamış olacağız. Erzincan Lisesi’nden yetişen işadamlarımız için de aynı durum söz konusu. Bu konuda da bilgi akışını sağlayacak yardımlarınızı bekliyoruz.

Bu arada 60. Yıl buluşmasının amacını ve gerekçelerini soran arkadaşlarımız da oldu. Öncelikle onların bu meraklarını gidermek isteriz. Şunu hemen belirtmeliyiz ki, Erzincan’ı ve bizlerin eğitiminde, yetişmesinde, feyz almamızda önemli yeri olan Erzincan Lisesini çok seviyoruz.

Erzincan Lisesi 60 yaşına basarak “ tarihî” olma özelliğini çoktan hak etti. Çünkü bu altmış yıllık geçmişte tüm hemşerilerimizi mutlu eden, gururlandıran başarılar var. Erzincan Lisesi verdiği eğitim- öğretim hizmetleriyle birlikte; sosyal, kültürel, sportif v.b. alanlarda da hep önder ve lider durumunda idi. Mezunlarını yurt dışına eğitime, en seçkin üniversitelere göndermede Türkiye çapında hep ön sıralarda olmuştur. Türkiye Liseler arası bilgi yarışmalarında, çeşitli spor dallarında Türkiye, hatta dünya şampiyonlukları kazandıkları yıllar hatırlardadır.

Ayrıca geçtiğimiz yıl kurulan ve kendi adıyla eğitim- öğretime başlayan; gelişip genişlemesini hızla tamamlamaya çalışan “ Erzincan Üniversitesi” nin kuruluş aşamaları dikkatle incelendiğinde, Erzincan Lisesi eğitim- öğretim kadrolarının katkı ve destekleri rahatlıkla görülecektir. O halde böylesine tarihî bir hüviyet kazanan Erzincan Lisesi ile ilgili birtakım çalışmalar yapmak, belgeler ortaya koymak; bunları gelecek kuşaklara aktarmak bizlerin görevi olmalı, diye düşündük ve bu çalışmalara giriştik. Böylece sevgili okulumuz Erzincan Lisesi’nin özlenen başarılı geçmişini, hem genç kuşakların, halen eğitim- öğretime devam eden Erzincan Liselilerin, hem de bütün Erzincanlıların gündemine getirmeyi, böylece konuyu irdelemelerini istedik. Şuna inanıyoruz ki, mevcut öğrenciler okullarının başarılı geçmişini öğrenince daha bir şevkle, heyecanla; o başarılara ulaşma, onları geçme arzusuyla daha çok gayret gösterecek, daha çok çalışacaklar ve özledikleri başarıyı yakalayacaklardır.

Öte yandan günler, haftalar, aylar, yıllar geçtikçe, yaşlarımız ilerledikçe geçmişe özlemimiz giderek artıyor. Biraz da nostaljik duygular yaşamak istiyoruz. Bu, insanoğlunun yaradılışında olan bir duygu. Her insan doğduğu evi, sokağı, mahalleyi; birlikte koşup oynadığı, okula gittiği arkadaşlarını, okulunu, öğretmenlerini; hele bir de memleketinden uzakta ise, gurbette ise; bir süre sonra hasretle anmaya, aramaya başlıyor. Zaman uzadıkça bu hasret giderek büyüyor, hatta tutkuya dönüşüyor. Bu hasret duygusu eskilerin “daussıla” dedikleri hastalığı bile davet edebiliyor. Gerçi günümüzün iletişim ve ulaşım araçları böyle bir ihtimali ortadan kaldırmış olmalı. Yine de 60. Yıl buluşmamızın, sıla hasreti duyan arkadaşlarımızın bu özlemlerini gidermeye vesile olacağına inanıyoruz. Zira pek çok arkadaşımız bu duyguları yaşadı ve son yıllarda sıkça gerçekleştirdiğimiz buluşmalarla özlemlerini giderdiler. Biliyorsunuz, en azından duymuşsunuzdur; Erzincan Lisesi mezunları olarak 2000 yılından bu yana iki defa Ankara’da, iki defa Bursa’da, bir kere Bolu’da, bir kere Akçakoca’da, son olarak da 28 Mayıs 2007’de Erzincan’da, 20 Ekim 2007’de Antalya’da ve 23 Nisan 2008’de Konya ve Kapadokya’da bir araya geldik. Bu toplantılar, buluşmalar hepimizi mutlu etti. Arkadaşlık, dostluk ve hemşerilik duygularımızı pekiştirdi. İşte son toplantımızda bir hatıra.















Gelelim 3 Ekim 2008 tarihindeki Erzincan buluşmamıza. Biliyorsunuz Erzincan Lisesi’nin 60. Kuruluş yıldönümü 30 Eylül 2008. Ancak, 30 Eylül günü bu yılki Ramazan Bayramı’na tesadüf ettiği için buluşmamızı 3 Ekim 2008 Cuma günü gerçekleştirmeyi düşündük. Daha başka neler düşündük? Dedik ki, mademki yıllar sonra bir araya geleceğiz, o halde bu buluşmamız kısa sürmesin. Erzincan Lisesi’nin 60. Yıl kutlamaları bir hafta sürsün… Dedik ki, bayramı Erzincan’da geçirecek arkadaşlarımız zaten burada olacaklar. Ancak izinlerini veya seyahatlerini bir hafta daha uzatmış olacaklar. Bayramı başka yerlerde geçirecek olan arkadaşlarımız da, bayramla ilgili vecibelerini yerine getirdikten sonra, bayramın üçüncü günü yola çıkarlarsa, o günün akşamı veya ertesi gün saat 12.00’ye kadar Erzincan’a ulaşmış olurlar. Saat 14.00’ten itibaren de Lise’mizin bahçesinde buluşmaya başlarız. Bu arada hemen hatırlatalım: şayet sağlığınız yerinde ise ve imkânınız var ise seyahatinizi özel aracınızla yapın. Zira dönüşte, özlediğiniz ve Erzincan’dan alıp götüreceğiniz çok şeyler olabilir. Bizden hatırlatması.

Evet,3 Ekim 2008 Cuma günü saat 14.00’ten itibaren okulumuzun bahçesinde buluşuyoruz. Sevgili okul müdürümüz, katılabilen öğretmen arkadaşlarımız, öğrenci kardeşlerimiz, bizler sohbet edip, hasret giderirken bizlere birer bardak sıcak ve limonlu çay ikram edebilirler.

Yıllardır göremediğimiz arkadaşlarımıza şaşkınlıkla bakar, sonra hasretle sarılırız, hal hatır sorarız, bilgi alışverişinde bulunuruz, hasret gideririz. Daha sonra sınıflarımıza girer, tesadüfen sıra arkadaşımız da oradaysa sıramıza oturur eski günleri yâd ederiz, fotoğraflar çektiririz. Zaman çabucak geçer, topluca bir serginin açılışına katılırız. Ayaküstü sohbet ederken, bir yandan da içeceklerimizi yudumlarız. Pek çoğumuz yol yorgunu olacağımız için erkenden konaklama yerlerimize gider, istirahata çekiliriz. Geçmiş yılların anılarıyla, özlemleriyle, mazide kalan sevdalarla uykuya dalar ve belki de ömrümüzün en güzel rüyasını görürüz.

***

Ertesi gün, yani 4 Ekim Cumartesi günü biraz erkence uyanıp, kahvaltımızı yaptıktan sonra, saat 09.00’da Lise’mizin bahçesinde toplanıyoruz. Buradan topluca aracımıza binerek önce “Eşgisu” ya gidiyoruz. Orada tadını özlediğimiz Bögert maden suyundan doya doya içtikten sonra çevreyi geziyoruz, bilgiler alıyoruz. Buradan Çermik’e (Eski kırk gözeler) gidiyoruz. Geziyoruz, çay-kahve içiyoruz ve öğlen saatlerinde Üzümlü’ye (Cimin) geçiyoruz. Çünkü o gün Cmin’de “ Üzüm Festivali” var. Gün boyu ve gece festival eğlencelerine katılıyoruz. Tadını, kokusunu, rengini özlediğimiz Cimin üzümünden nasibimizi alıyoruz. Kim bilir belki yanında tulum peyniri ve lavaş ekmeği de olur, neden olmasın… Arzu edenler, o mevsimde pazara inebilen saruç, pestil, çigit v.b. ürünlerden alarak dostlarına götürmeyi düşünebilirler. Gecenin bir vaktinde tekrar konaklama yerlerimize dönüyoruz.

***

5 Ekim 2008 Pazar günü yine saat 09.00’da Lise bahçesinde buluşuyor ve topluca Terzibaba kabristanına gidiyoruz. Orada ahrete intikal eden büyüklerimizin, yakınlarımızın ruhlarına Fatiha okuyor, kabirlerini ziyaret ediyoruz. Daha sonra Çağlayan’a (Şellale) gidiyoruz. Orada şırıl şırıl akan suların yanında, bin bir çeşit renkteki güllerin süslediği bahçede Erzincan’ımızın meşhur tavuk veya balığını afiyetle yiyoruz. Bu arada buluşmamıza katılan ses ve saz sanatçısı arkadaşlarımızı dinliyoruz. Çay ve kahvelerimizi içtikten sonra gezintiye çıkıyor, torunlarımıza bırakacağımız fotoğraflar çektiriyoruz. Yıllar önce duygusal anlar yaşadığımız o ağacın altında geçmiş günleri yâd ediyoruz. Neticede gün bitiyor ve şehre dönüyoruz.

***

6 Ekim 2008 Pazartesi günü gene saat 09.00’da okulda toplanıyoruz. İl protokolünün de katılacağı 60.Yıl Kutlamaları’nın resmî açılışına katılıyoruz. Erzincan Lisesi’nin dününü, bugününü anlatan konuşmalar dinliyor, öğrencilerin hazırladıkları gösterileri izliyoruz.

Erzincan Lisesi’nde görev yapan ve bu buluşmada bizlerle katılabilen öğretmenlerimize Şükran Belgeleri’ni takdim ediyoruz. Öğleden sonra eski mezunlarla öğrenciler bir araya geliyoruz. Mesleğinde temayüz etmiş bazı eski mezunlarımız meslekleriyle ilgili bilgiler veriyor, öğrencilerin sorularını cevaplandırıyorlar. Yine gün bitiyor ve akşam yemeğinde hep birlikte oluyoruz. Yemek sırasında yerel müzik gruplarını dinleme fırsatı buluyoruz. Gecenin bir vakti tekrar konaklama yerlerimize dönüyoruz.

***

7 Ekim 2008 Salı günü Erzincan Üniversitesi ve Erzincan Lisesi’nin ortaklaşa düzenliyeceklleri bir Sempozyum’a katılıyoruz. ( Bu sempozyumun konusu, oturumlar ve konuşmacılar bilahare duyurulacaktır.) Sempozyum sonrası akşam yemeğinde tekrar birlikte oluyoruz. Bu arada ertesi gün yapılacak olan Kemah, Ilıç ve Kemaliye gezisine katılacakların tespiti yapılıyor.

***

8 Ekim 2008 Çarşamba günü arzu eden ve Eğin gezisine katılacaklarını bildiren arkadaşlarımız günün erken saatlerinde, muhtemelen saat 07.00’de hareket etmek üzere Lise bahçesinde toplanıyoruz. Neşeli ve yararlı geçeceğine inandığımız bu gezinin ilk durağı Kemah ilçemiz olacak. Orada gezilip görülecek yerleri ziyaret ettikten sonra Ilıç’a hareket edeceğiz. Burada da gerekli yerleri gördükten sonra Kemaliye’ye gideceğiz. Kemaliye’ye vardığımızda muhtemelen akşam olacak. Topluca akşam yemeği yiyecek ve Eğin’li sanatçıların konserini izleyeceğiz. Sonra konaklama yerlerimizde istirahata çekileceğiz.

***

9 Ekim 2008 Perşembe günü saat 09.00’da kahvaltıdan sonra Eğin’i gezeceğiz. Kanyon’da motorlarla bir gezinti yaptıktan sonra Erzincan’a dönmek üzere yola çıkacağız.

***

10 Ekim 2008 Cuma gününü serbest gün olarak düşündük. Arkadaşlarımız gün boyunca özel ziyaretlerini ve alışverişlerini yapabilecekler. Bu arada bir heyet ilgili makamlarda teşekkür ve veda ziyaretinde bulunacaklar. Akşam ise topluca “Veda Yemeği”nde bir araya geleceğiz… Birbirimize veda ederken de tekrar nerede ve ne zaman buluşacağımızı konuşup karara bağlayacağız. Böylece 60. Yıl buluşmamız sona erecek. Arzu eden arkadaşlarımız seyahatlerini ve ziyaretlerini Cumartesi ve Pazar günü elbette ki devam ettirebilirler. Sabahleyin Cumartesi Pazarı’na uğrayıp köylerimizden gelen küçük bir kasa üzüm, küçük bir kasa sakı elması, bir iki kara kabak ve aklınıza gelen, canınızın çektiği yerel meyve ve sebzelerden alarak arabalarının bagajına yerleştirip, yola devam edebilirler.



Evet sevgili dostlar, sizler adına düşünüp, hatta hayal kurduğumuz ve bu hayallerimizi değişik kiplerle ifade ettiğimiz için umarız bizleri bağışlarsınız.

Öyle sanıyoruz ki, bu arada bu mektupta cevabını bulamadığınız hususlar da olacaktır. Söz gelimi; bu toplantıya kimler katılabilecek, kaç kişi katılacak, nerede konaklayacağız, konaklama ücretleri ne kadar… Bu ve benzeri soruların cevaplarını, programın detayları netleştikçe yine bu Web sayfasında yayınlayacağımız mektuplarla sizlere duyuracağız.

Evet, 3 Ekim 2008 günü Erzincan Lisesi’nin bahçesinde buluşmak dileği ile hepinize sağlıklar, mutluluklar, selam, sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.
erdi-ugur
(şimdiye kadar 8 posta)
11.10.2008 13:11 (UTC)[alıntı yap]
wayy be samı senden bole bişey beklemezdim dorusu :::...djugur24...:::
sami alan (Ziyaretçi)
12.10.2008 14:20 (UTC)[alıntı yap]
"sami alan (Guest)" yazdı:
Sevgili Erzincan Liseliler,

Sevgili Dostlar…

Bu Web sayfasında daha önce yayınlanan iki mektupla sizlere ulaşmaya çalışmış, Erzincan Lisesi’nin kuruluşunun 60. Yılını kutlama programı hakkında ön bilgiler vermiştik.

Zaman su gibi akıp gidiyor, takvim yaprakları tükeniyor. Sizlere ilk seslendiğimizde, heyecanla beklediğimiz yıldönümüne bir yıldan fazla bir zaman vardı. Şimdi ise üç- dört ay gibi kısa bir zaman kaldı. İkinci mektubumuzda “ Erzincan Lisesi 60 Yaşında” adıyla yaptığımız bir çalışma için siz değerli hemşerilerimizden, özellikle de Erzincan Lisesi mezunlarından bazı ricalarda bulunmuştuk. Pek çok mezun hemşerimiz fotoğraf albümlerinden seçtikleri fotoğrafları gönderdiler. Fotoğraf dosyamızda üç yüzü aşkın fotoğraf birikti. “Erzincan Lisesi 60 yaşında” adlı çalışmamıza koyacağımız fotoğraflar arasından seçme yaparken zorlanıyoruz ama bütün dönemleri yansıtmaya çalışıyoruz.

Erzincan Lisesi’nden mezun olup ta, akademik kariyer yaparak “Profesör” unvanını alan mezunlar listemize yeni isimler eklendi. Şair, yazar, araştırmacı, gazeteci, yayıncı, ressam v.b. meslek ve sanat dallarıyla uğraşan mezunlar listemize yeni isimler pek ekleyemedik. Sözünü ettiğimiz bu uğraşı alanlarında çalışan Erzincan Lisesi mezunu hemşerilerimizin bizlerle temasa geçmesini bekliyoruz. Bu alanda bilgi akışını sağlayabilirsek kitabımızı eksiksiz hazırlamış olacağız. Erzincan Lisesi’nden yetişen işadamlarımız için de aynı durum söz konusu. Bu konuda da bilgi akışını sağlayacak yardımlarınızı bekliyoruz.

Bu arada 60. Yıl buluşmasının amacını ve gerekçelerini soran arkadaşlarımız da oldu. Öncelikle onların bu meraklarını gidermek isteriz. Şunu hemen belirtmeliyiz ki, Erzincan’ı ve bizlerin eğitiminde, yetişmesinde, feyz almamızda önemli yeri olan Erzincan Lisesini çok seviyoruz.

Erzincan Lisesi 60 yaşına basarak “ tarihî” olma özelliğini çoktan hak etti. Çünkü bu altmış yıllık geçmişte tüm hemşerilerimizi mutlu eden, gururlandıran başarılar var. Erzincan Lisesi verdiği eğitim- öğretim hizmetleriyle birlikte; sosyal, kültürel, sportif v.b. alanlarda da hep önder ve lider durumunda idi. Mezunlarını yurt dışına eğitime, en seçkin üniversitelere göndermede Türkiye çapında hep ön sıralarda olmuştur. Türkiye Liseler arası bilgi yarışmalarında, çeşitli spor dallarında Türkiye, hatta dünya şampiyonlukları kazandıkları yıllar hatırlardadır.

Ayrıca geçtiğimiz yıl kurulan ve kendi adıyla eğitim- öğretime başlayan; gelişip genişlemesini hızla tamamlamaya çalışan “ Erzincan Üniversitesi” nin kuruluş aşamaları dikkatle incelendiğinde, Erzincan Lisesi eğitim- öğretim kadrolarının katkı ve destekleri rahatlıkla görülecektir. O halde böylesine tarihî bir hüviyet kazanan Erzincan Lisesi ile ilgili birtakım çalışmalar yapmak, belgeler ortaya koymak; bunları gelecek kuşaklara aktarmak bizlerin görevi olmalı, diye düşündük ve bu çalışmalara giriştik. Böylece sevgili okulumuz Erzincan Lisesi’nin özlenen başarılı geçmişini, hem genç kuşakların, halen eğitim- öğretime devam eden Erzincan Liselilerin, hem de bütün Erzincanlıların gündemine getirmeyi, böylece konuyu irdelemelerini istedik. Şuna inanıyoruz ki, mevcut öğrenciler okullarının başarılı geçmişini öğrenince daha bir şevkle, heyecanla; o başarılara ulaşma, onları geçme arzusuyla daha çok gayret gösterecek, daha çok çalışacaklar ve özledikleri başarıyı yakalayacaklardır.

Öte yandan günler, haftalar, aylar, yıllar geçtikçe, yaşlarımız ilerledikçe geçmişe özlemimiz giderek artıyor. Biraz da nostaljik duygular yaşamak istiyoruz. Bu, insanoğlunun yaradılışında olan bir duygu. Her insan doğduğu evi, sokağı, mahalleyi; birlikte koşup oynadığı, okula gittiği arkadaşlarını, okulunu, öğretmenlerini; hele bir de memleketinden uzakta ise, gurbette ise; bir süre sonra hasretle anmaya, aramaya başlıyor. Zaman uzadıkça bu hasret giderek büyüyor, hatta tutkuya dönüşüyor. Bu hasret duygusu eskilerin “daussıla” dedikleri hastalığı bile davet edebiliyor. Gerçi günümüzün iletişim ve ulaşım araçları böyle bir ihtimali ortadan kaldırmış olmalı. Yine de 60. Yıl buluşmamızın, sıla hasreti duyan arkadaşlarımızın bu özlemlerini gidermeye vesile olacağına inanıyoruz. Zira pek çok arkadaşımız bu duyguları yaşadı ve son yıllarda sıkça gerçekleştirdiğimiz buluşmalarla özlemlerini giderdiler. Biliyorsunuz, en azından duymuşsunuzdur; Erzincan Lisesi mezunları olarak 2000 yılından bu yana iki defa Ankara’da, iki defa Bursa’da, bir kere Bolu’da, bir kere Akçakoca’da, son olarak da 28 Mayıs 2007’de Erzincan’da, 20 Ekim 2007’de Antalya’da ve 23 Nisan 2008’de Konya ve Kapadokya’da bir araya geldik. Bu toplantılar, buluşmalar hepimizi mutlu etti. Arkadaşlık, dostluk ve hemşerilik duygularımızı pekiştirdi. İşte son toplantımızda bir hatıra.















Gelelim 3 Ekim 2008 tarihindeki Erzincan buluşmamıza. Biliyorsunuz Erzincan Lisesi’nin 60. Kuruluş yıldönümü 30 Eylül 2008. Ancak, 30 Eylül günü bu yılki Ramazan Bayramı’na tesadüf ettiği için buluşmamızı 3 Ekim 2008 Cuma günü gerçekleştirmeyi düşündük. Daha başka neler düşündük? Dedik ki, mademki yıllar sonra bir araya geleceğiz, o halde bu buluşmamız kısa sürmesin. Erzincan Lisesi’nin 60. Yıl kutlamaları bir hafta sürsün… Dedik ki, bayramı Erzincan’da geçirecek arkadaşlarımız zaten burada olacaklar. Ancak izinlerini veya seyahatlerini bir hafta daha uzatmış olacaklar. Bayramı başka yerlerde geçirecek olan arkadaşlarımız da, bayramla ilgili vecibelerini yerine getirdikten sonra, bayramın üçüncü günü yola çıkarlarsa, o günün akşamı veya ertesi gün saat 12.00’ye kadar Erzincan’a ulaşmış olurlar. Saat 14.00’ten itibaren de Lise’mizin bahçesinde buluşmaya başlarız. Bu arada hemen hatırlatalım: şayet sağlığınız yerinde ise ve imkânınız var ise seyahatinizi özel aracınızla yapın. Zira dönüşte, özlediğiniz ve Erzincan’dan alıp götüreceğiniz çok şeyler olabilir. Bizden hatırlatması.

Evet,3 Ekim 2008 Cuma günü saat 14.00’ten itibaren okulumuzun bahçesinde buluşuyoruz. Sevgili okul müdürümüz, katılabilen öğretmen arkadaşlarımız, öğrenci kardeşlerimiz, bizler sohbet edip, hasret giderirken bizlere birer bardak sıcak ve limonlu çay ikram edebilirler.

Yıllardır göremediğimiz arkadaşlarımıza şaşkınlıkla bakar, sonra hasretle sarılırız, hal hatır sorarız, bilgi alışverişinde bulunuruz, hasret gideririz. Daha sonra sınıflarımıza girer, tesadüfen sıra arkadaşımız da oradaysa sıramıza oturur eski günleri yâd ederiz, fotoğraflar çektiririz. Zaman çabucak geçer, topluca bir serginin açılışına katılırız. Ayaküstü sohbet ederken, bir yandan da içeceklerimizi yudumlarız. Pek çoğumuz yol yorgunu olacağımız için erkenden konaklama yerlerimize gider, istirahata çekiliriz. Geçmiş yılların anılarıyla, özlemleriyle, mazide kalan sevdalarla uykuya dalar ve belki de ömrümüzün en güzel rüyasını görürüz.

***

Ertesi gün, yani 4 Ekim Cumartesi günü biraz erkence uyanıp, kahvaltımızı yaptıktan sonra, saat 09.00’da Lise’mizin bahçesinde toplanıyoruz. Buradan topluca aracımıza binerek önce “Eşgisu” ya gidiyoruz. Orada tadını özlediğimiz Bögert maden suyundan doya doya içtikten sonra çevreyi geziyoruz, bilgiler alıyoruz. Buradan Çermik’e (Eski kırk gözeler) gidiyoruz. Geziyoruz, çay-kahve içiyoruz ve öğlen saatlerinde Üzümlü’ye (Cimin) geçiyoruz. Çünkü o gün Cmin’de “ Üzüm Festivali” var. Gün boyu ve gece festival eğlencelerine katılıyoruz. Tadını, kokusunu, rengini özlediğimiz Cimin üzümünden nasibimizi alıyoruz. Kim bilir belki yanında tulum peyniri ve lavaş ekmeği de olur, neden olmasın… Arzu edenler, o mevsimde pazara inebilen saruç, pestil, çigit v.b. ürünlerden alarak dostlarına götürmeyi düşünebilirler. Gecenin bir vaktinde tekrar konaklama yerlerimize dönüyoruz.

***

5 Ekim 2008 Pazar günü yine saat 09.00’da Lise bahçesinde buluşuyor ve topluca Terzibaba kabristanına gidiyoruz. Orada ahrete intikal eden büyüklerimizin, yakınlarımızın ruhlarına Fatiha okuyor, kabirlerini ziyaret ediyoruz. Daha sonra Çağlayan’a (Şellale) gidiyoruz. Orada şırıl şırıl akan suların yanında, bin bir çeşit renkteki güllerin süslediği bahçede Erzincan’ımızın meşhur tavuk veya balığını afiyetle yiyoruz. Bu arada buluşmamıza katılan ses ve saz sanatçısı arkadaşlarımızı dinliyoruz. Çay ve kahvelerimizi içtikten sonra gezintiye çıkıyor, torunlarımıza bırakacağımız fotoğraflar çektiriyoruz. Yıllar önce duygusal anlar yaşadığımız o ağacın altında geçmiş günleri yâd ediyoruz. Neticede gün bitiyor ve şehre dönüyoruz.

***

6 Ekim 2008 Pazartesi günü gene saat 09.00’da okulda toplanıyoruz. İl protokolünün de katılacağı 60.Yıl Kutlamaları’nın resmî açılışına katılıyoruz. Erzincan Lisesi’nin dününü, bugününü anlatan konuşmalar dinliyor, öğrencilerin hazırladıkları gösterileri izliyoruz.

Erzincan Lisesi’nde görev yapan ve bu buluşmada bizlerle katılabilen öğretmenlerimize Şükran Belgeleri’ni takdim ediyoruz. Öğleden sonra eski mezunlarla öğrenciler bir araya geliyoruz. Mesleğinde temayüz etmiş bazı eski mezunlarımız meslekleriyle ilgili bilgiler veriyor, öğrencilerin sorularını cevaplandırıyorlar. Yine gün bitiyor ve akşam yemeğinde hep birlikte oluyoruz. Yemek sırasında yerel müzik gruplarını dinleme fırsatı buluyoruz. Gecenin bir vakti tekrar konaklama yerlerimize dönüyoruz.

***

7 Ekim 2008 Salı günü Erzincan Üniversitesi ve Erzincan Lisesi’nin ortaklaşa düzenliyeceklleri bir Sempozyum’a katılıyoruz. ( Bu sempozyumun konusu, oturumlar ve konuşmacılar bilahare duyurulacaktır.) Sempozyum sonrası akşam yemeğinde tekrar birlikte oluyoruz. Bu arada ertesi gün yapılacak olan Kemah, Ilıç ve Kemaliye gezisine katılacakların tespiti yapılıyor.

***

8 Ekim 2008 Çarşamba günü arzu eden ve Eğin gezisine katılacaklarını bildiren arkadaşlarımız günün erken saatlerinde, muhtemelen saat 07.00’de hareket etmek üzere Lise bahçesinde toplanıyoruz. Neşeli ve yararlı geçeceğine inandığımız bu gezinin ilk durağı Kemah ilçemiz olacak. Orada gezilip görülecek yerleri ziyaret ettikten sonra Ilıç’a hareket edeceğiz. Burada da gerekli yerleri gördükten sonra Kemaliye’ye gideceğiz. Kemaliye’ye vardığımızda muhtemelen akşam olacak. Topluca akşam yemeği yiyecek ve Eğin’li sanatçıların konserini izleyeceğiz. Sonra konaklama yerlerimizde istirahata çekileceğiz.

***

9 Ekim 2008 Perşembe günü saat 09.00’da kahvaltıdan sonra Eğin’i gezeceğiz. Kanyon’da motorlarla bir gezinti yaptıktan sonra Erzincan’a dönmek üzere yola çıkacağız.

***

10 Ekim 2008 Cuma gününü serbest gün olarak düşündük. Arkadaşlarımız gün boyunca özel ziyaretlerini ve alışverişlerini yapabilecekler. Bu arada bir heyet ilgili makamlarda teşekkür ve veda ziyaretinde bulunacaklar. Akşam ise topluca “Veda Yemeği”nde bir araya geleceğiz… Birbirimize veda ederken de tekrar nerede ve ne zaman buluşacağımızı konuşup karara bağlayacağız. Böylece 60. Yıl buluşmamız sona erecek. Arzu eden arkadaşlarımız seyahatlerini ve ziyaretlerini Cumartesi ve Pazar günü elbette ki devam ettirebilirler. Sabahleyin Cumartesi Pazarı’na uğrayıp köylerimizden gelen küçük bir kasa üzüm, küçük bir kasa sakı elması, bir iki kara kabak ve aklınıza gelen, canınızın çektiği yerel meyve ve sebzelerden alarak arabalarının bagajına yerleştirip, yola devam edebilirler.



Evet sevgili dostlar, sizler adına düşünüp, hatta hayal kurduğumuz ve bu hayallerimizi değişik kiplerle ifade ettiğimiz için umarız bizleri bağışlarsınız.

Öyle sanıyoruz ki, bu arada bu mektupta cevabını bulamadığınız hususlar da olacaktır. Söz gelimi; bu toplantıya kimler katılabilecek, kaç kişi katılacak, nerede konaklayacağız, konaklama ücretleri ne kadar… Bu ve benzeri soruların cevaplarını, programın detayları netleştikçe yine bu Web sayfasında yayınlayacağımız mektuplarla sizlere duyuracağız.

Evet, 3 Ekim 2008 günü Erzincan Lisesi’nin bahçesinde buluşmak dileği ile hepinize sağlıklar, mutluluklar, selam, sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.

Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 28
Bütün postalar: 34
Bütün kullanıcılar: 14
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
 
  Bugün 96 ziyaretçi (246 klik) kişi burdaydı!
ERZİNCAN LİSESİ FORUM - Genel bakış


 
 

KÜFÜRLÜ KONUŞMAK BAN SEBEBİDİR
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol